Selamlar canım arkadaşlarım,
18 Mart 2022 tarihinde Türkiye saatiyle Başak burcunun 27 derecesinde bir dolunay deneyimleyeceğiz. Bildiğiniz gibi Dolunay aslında olayların ortaya çıkmasını temsil etmektedir ve Dolunay zamanlarında bu ortaya çıkan olaylar hepimizin sinirini zıplatabilir.
Öncelikle size biraz Başak burcundan bahsetmek istiyorum. Başak burcu toprak elementinde değişken nitelikte bir burçtur. Dolayısıyla Toprak, kalıcılığı, zor şartlara dayanıklılığı, doğayı, bereketi, ekonomiyi, somut şeyleri, dünyevi konuları temsil eder. Değişkenlik ise bu konuların değişeceğini ve yeni şartlara adapte olunacağını göstermektedir. Başak burcunun en temel anlamı parçalamak, parçalara ayırmak, analiz etmek, hizmet sektörü ve pratik fayda sağlamaktır. Başak doğa ile ilgili olduğu için aslında işe yaramayanları ayıklar ve bu da doğanın ilahi adaletine, doğanın hukukuna işaret eder. Dolayısıyla Başak burcu hastalıklarla alakalıdır ve sistemde işe yaramayan her şeyi ayıklar, keser atar. Başak burcunun antisciası Koç burcudur ve sürekli sürekli yapılan işler sonunda uzmanlaşmayı da temsil eder fakat bu süreçte yaralanmalara da oldukça fazla açığızdır.
Dolunay önemli bir dolunay çünkü tüm Jenerasyon gezegenleriyle bağlantılı olduğu için kitlesel olaylar gündeme gelebilir.
Öncelikle Plüton’dan bahsetmek istiyorum. Plüton sistemde işe yaramayanları yıkıp, yeniden yapan, gücü, manipülasyonu ve zenginliği temsil eden bir gezegendir. Köklü ve kalıcı yıkımlar getirdiği gibi aslında daha güçlü sistemlerin kurulmasına da sebebiyet vermektedir. Dolunay derecesine üçgen açı yapacağı için aslında bu gücün kontrolsüzce geleceğinden bahsedebiliriz. Bir de Plüton mafyatik kişileri de temsil ettiği için bol bol mafyanın da adını duyacağız gibi durmaktadır.
Bu dolunay derecesi en son 18 Mart 2003 senesinde gerçekleşmişti. O zaman Dünya Sağlık Örgütü, Akut Solonum Yetmezliği Sendromu (SARS) yüzünden uluslararası uyarı yayınladı. SARS 5 Temmuz’da kontrol altına alınıncaya kadar 30 ülkede etkili oldu. 9 bin kişiyi etkileyen SARS yüzünden 900’den fazla kişi hayatını kaybetti. Dolayısıyla bu süreçte yeni hastalıkların ortaya çıkabileceğini ve bunun yayılma potansiyelinin de hızlı olacağından bahsedebilirim.
Bir diğer önemli olay ise 20 Mart 2003 tarihinde ABD – İngiltere koalisyonu Irak savaşını başlattı. O dönem Plüton MC hatta tam Washington üzerinden geçiyordu, şimdi bu hat ise İsveç, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovenya, İtalya ve Libya hattından geçmektedir. Dolayısıyla malum gündemimiz savaş olduğu için bu ülkelerin adlarını daha fazla duyabiliriz.
Bir diğer jenerasyon gezegeni olan Neptün ise fırtınaları, denizden gelen depremleri ve suyu temsil etmektedir. Neptün Dolunay’a karşıt açı yapıyor ancak açı aslında geçtiği için etkisini dolunaydan evvel hissetmiş olmamız gerekmektedir ki zaten Japonya depremi ile bunu deneyimlediğimizi düşünüyorum. Aynı zamanda fırtınalı bir sürece de giriyoruz. Toplumsal bazda ise, zehirlenmeler ortaya çıkabilir. Alkol ve gıda zehirlenmelerine ekstra dikkat edilmesi gereken bir süreçten geçiyoruz. Farklı dolandırıcılık metotları ortaya çıkabilir. Deniz kazaları, yağışlar ve seller ise olası tehlikeler gibi duruyor. Sahte gurular, spiritüelmiş gibi olan kişilerin gerçek yüzleri ortaya çıkabilir.
Uranüs’e baktığımızda ise Dolunay’a 135 derecelik bir açı yaptığını görmekteyim. 135 derecelik açılar kopma ve ayrılma açısıdır. Uranüs anlamı itibariyle kaotik şeyleri temsil eder. Boğa burcu ise toprak ve para piyasaları ile ilgilidir. Bu dolunay ile birlikte para piyasalarında hızlı iniş çıkışlar, bazı ülkelerin kripto paraları tanıması ve tarımla ilgili isyanlar da söz konusu olabilir.
Bir diğer 135 derecelik açı ise Venüs’ün dolunaya yaptığı açı olduğu için bu süreçte gruplar arasında uzlaşmalar olacağı yerde daha fazla kopuşlar hatta bazı büyük grupların ayrışacağını da söylemek yanlış olmaz.
Dolunay’ın hangi orta noktaları tetiklediğine bakacak olursak, Merkür-Kiron orta noktasını tetikleyecektir. Burada Merkür önemli çünkü aynı zamanda Dolunay derecesinin de yöneticisi. Dolayısıyla özellikle aşılarla ilgili skandalların ortaya çıkabileceğinden ya da nano teknolojilerle ilgili yeni cerrahi gelişmelerin keşfedileceğinden bahsedebiliriz. Merkür küçük olan her şeyi temsil ederken Kiron ise cerrahlık, savaş, astroloji ve av bilgesidir. Dolayısıyla bu süreçte sağlıkla ilgili konular oldukça fazla gündemde olabilir.
Merkür çocukları da temsil ettiği için özellikle çocuk sağlığı ile ilgili konularda problemler yaşanabilir.
Hayvanlar üzerinde yapılan testler daha fazla gündeme gelebilir. Küçükbaş hayvanlar telef olabilir. Hayvanlardan bulaşan hastalıklar tekrardan gündeme gelebilir.
Hırsızları ve sahtekarların yakalanması da bu dönemin konusu gibi gözükürken, hırsızlardan dolayı gelebilecek yaralanmalara karşı da dikkatli olmamız gerekmektedir.
Her ne olursa olsun Merkür bitkilerin de şifası olacağı için özellikle ilaç sektöründeki zor durumlardan dolayı şifamızı anneanne yöntemleri ile bulabileceğiz yani bitkilerden, doğal çaylardan faydalanabileceğiz gibi gözüküyor.
Dolunay Alkaid ve Markeb sabit yıldızları üzerinde gerçekleşmekte. Bu yıldızları incelediğimizde;
Alkaid Sabit yıldızı, ölüm ve sonrasında yaşanan yası anlatır. Ekinlerin heba olması, doğal afetler ardından toprağın verimsizleşmesi gibi etkileri vardır. Ayrıca savaşlarda yaşanacak toplu ölümleri de anlatır.
Markeb sabit yıldızı ise, dinsel konular, spiritüel görevli kişiler, hizmet edenler ile ilgilidir.
Bu günlerde yaşanacak doğal afetler, tsunami, aşırı yağışlar, seller can kayıplarına sebep olabilir. Ayrıca devam eden Rusya- Ukrayna savaşında toplu ölümler, patlamalar yaşanabilir.
Bu zor günlerin aşılmasında, yas sürecinin geçirilmesinde dini ve spiritüel kişilerden destek alınabilir. Toplu dualar, şifa çalışmaları yapılabilir.
Dolunay, Türkiye haritasının 4.evinde gerçekleşmekte. 4.Ev Dünya Astrolojisinde, toprak, sınırlar, halk, madenler, muhalefeti anlatır.
Başak burcu ise, çalışanlar, sağlık sektörü, halk sağlığı, tarım ile ilgilidir.
Yaşayacağımız Dolunay, Türkiye’nin Doğum Haritasındaki Ay ile kare açı kurmakta. Ay ise yine halkı ve halk sağlığını göstermektedir. Ayrıca ülkedeki kadınlar, doğum ve aile kurumu ile de ilgilidir.
Bu süreçte ülkemizde sağlık sisteminin sıkıntılar yaşadığını görebiliriz. Sağlık sektöründe hakların verilmesi gerektiğini, bunun halk üzerindeki etkilerini görebiliriz.
Topraklarımızın verimliliği ve tarım ile ilgili hamleler yapılabilir.
Özellikle muhalefetin bu konuda girişimleri olabilir.
Ülkenin tarımsal alanda verimsizleştiği gündeme gelebilir.
Peki bireysel bazda biz nasıl değerlendireceğiz bu Dolunay’ı derseniz, önümüz yaz, diyet ve detoks için harika zamanlardır.
Çocuğunuza emzik ya da bez bıraktırmak istiyorsanız bu dolunayı kullanabilirsiniz.
Hayatınızdaki tüm gereksiz konulardan kurtulabilirsiniz.
Kendinizin en faydalı olduğu konuları keşfedebilir ve insanlara yardım edebilirsiniz.
Bu süreçte sağlıkla ilgili konularda da biraz takıntılı olmamaya özen göstermenizi tavsiye ederim, sindirim sistemi ve hazımsızlıklar gündeme gelebilir.
Evet biraz zorlayıcı bir dolunay ama bazen bazı şeylerin ayıklanması gerekmektedir.
Önemli olan sizin bunu yapabilecek güçte olup olmadığınızdır.
Sevgilerimle
Tuğba Karadayı